TANIMA VE TENFİZ

TANIMA VE TENFİZ

Değişen ve gelişen dünyada uluslararası ilişkiler her geçen gün artmaktadır. Bunun bir sonucu olarak yabancılık unsuru içeren uyuşmazlıkların ortaya çıkmasıdır. Kural olarak uyuşmazlık, uyuşmazlığın ortaya çıktığı ülkenin yargı organlarınca çözümlenir. Yabancı ülke yargı organlarınca tesis edilen kararların başka bir ülkede uygulanması ancak o ülke yetkililerince tanıma/tenfiz prosedüründen sonra sonuç doğurmaktadır. Peki tanıma ve tenfiz nedir?

Tenfiz ; verildiği ülkeden başka bir ülkede bir mahkeme hükmünün  icra etkisini göstermesidir. Tenfiz davasının açılabilmesi ise tanıma davasının şartları dışında ayrıca iki şart daha aranmaktadır

  • Karşılıklılık İlkesi: İki devlet arasında bu konuda bir anlaşma ya da böyle bir anlaşma olmasa dahi fiilen tenfize dair bir uygulama varsa veya yabancı ülke yasalarında ilamlarının tenfizine ilişkin bir hüküm varsa yabancı mahkeme ilamı tenfiz edilebilir.
  • Savunma Hakkına Uyulmuş Olması: O yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun bir şekilde çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyapta hüküm verilmiş ve bu kişinin yukarıdaki hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesine itiraz etmemiş olması gereklidir.

Tanıma; yabancı bir ülkede bir mahkeme hükmünün kesin hüküm etkisinin kabul edilmesi demektir.

Tanıma/ Tenfiz davası açılabilmesi için yukarıdaki öngörülen şartların yanında ayrıca aşağıdaki şartların gerçekleşmiş olması da gerekmektedir. Bu şartları taşıyan yabancı mahkeme kararlarına karşı Türkiye’de yetkili mahkemede tanıma/tenfiz davası açılabilmektedir.

  1. Yabancı mahkeme tarafından verilmiş bir ilam yani bir davanın mahkemece nasıl hükme bağlandığını gösteren resmi bir belge olması gerekir.
  2. Dava konusu ilamın kesinleşmiş bir mahkeme hükmü niteliğinde olması gerekir.
  3. Söz konusu dava ceza davası değil hukuk davası olmalıdır.
  4. Türk kamu düzenine açıkça aykırılık teşkil etmemelidir.

Türk mahkemeleri, yabancı mahkeme kararlarının tanınması veya tenfizi davasında sadece tanıma veya tenfiz şartlarının bulunup bulunmadığı hususunda incelemede bulunabilir. Türk mahkemelerinde yabancı mahkeme kararında uygulanan usulün ya da kararda yer alan maddi ve hukuki tespitlerin doğruluğu incelenemez. Buna revizyon yasağı denir.

Yabancı mahkemenin vermiş olduğu kararın Türkiye’de tanıması/tenfiz edilmesinde görevli ve yetkili mahkeme davanın konusuna göre değişiklik göstermektedir.  Örneğin; Boşanma davasının tanınması davası Aile Mahkemesinde açılması gerekmektedir.

MÖHUK’un yetkiye ilişkin hükmünde ise ilk olarak davanın tarafları ile ilgili bir yetkili mahkeme tesis etmeye çalışılmıştır eğer davalının yerleşim yeri veya sakin olduğu yer şartları sağlanamıyorsa, tanıma ve tenfiz davaları için Türkiye’de mutlaka bir yetkili mahkeme bulundurmak amacıyla Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerini seçimlik olarak yetkili kılınmıştır.

Tanıma tenfiz davası için gerekli belgeler şunlardır:

  • Yabancı mahkeme tarafından verilen kararın aslı veya tasdikli sureti.
  • Kararın kesinleştiğine dair şerh.
  • Apostil şerhi.
  • Kararın, kesinleşme şerhinin ve apostil şerhinin yeminli tercüman tarafından çevrilmesi ve konsolosluk tarafından tasdik edilmiş olması.
  • Pasaport ve nüfus cüzdanı fotokopisi.
  • Noter tasdikli veya konsolosluktan alınan avukat vekâletnamesi.

 Tanıma tenfiz davasının ne kadar süreceği tebligat yapılacak kişinin durumuna göre değişiklik arz etmektedir.

Tanıma (tenfiz) davasında duruşmalar için Türkiye’ye gelme zorunluluğu yoktur. Türkiye’deki bir avukata usulüne uygun şekilde vekâletname vererek davayı avukat aracılığıyla yürütmek de mümkündür.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *